Skip to content
Ana sayfa » Bir Hukuk Mücadelesinin Hikayesi…

Bir Hukuk Mücadelesinin Hikayesi…

  • by

Yaşadığım süreç o kadar uzun ki, yaklaşık 2 ay, şimdi nereden başlasam diye düşünüyorum. Bir yerden başlayalım.

Olay 9 Şubat günü İstanbul’da, telefonu yazılımsal nedenlerle KVK teknik servisine bizzat giderek elden teslim edip; ekran kırığı, kasa yamuğu, bu nedenle kullanıcı hatası olduğundan, garantisi devam eden Huawei G7 telefonun, servis tarafından garanti dışı bırakılmasıyla başladı. 251 TL ekran değişim masrafı çıkartıldı ve yapılacak işleme bağlı olarak fiyat artışı olabileceği söylendi. Halbuki elimde telefonun, tarafımdan kaynaklanan herhangi bir kullanıcı hatası olmadan teslim ettiğime dair deliller de mevcuttu.

Eğer bir gün olur da, cihazınızı bir teknik servise verirken, cihazınızı sağlam teslim ettiğinize dair muhakkak servis fişi, fotoğraf, video vb. bir şekilde elinizde bir delil bulundurun.

Bu da konu ile ilgili Twitter’da oluşturduğum bir flood. 2 gün sonra, uzun bir hukuk mücadelesinin içerisine gireceğimi hissetmiş, “Hakkımı kimseye yedirmem.” demiştim.

Şimdi gelelim 2 aylık süreçte yaşadığımız duruma.

Gelen SMS sonrası, Huawei’nin resmi anlaşmalı olan servisi KVK ile aramızda yoğun bir telefon ve e-mail trafiği yaşandı. Attığım e-mail ile ilgili dönüş olmadı tabi, ben telefondan devam ettim, karşımda da pek muhatap bulamadım zaten, sorduğum sorulara mantıklı cevap alamadım. Bir defa mail gönderdiler. Yukarıdaki fotoğrafı benimle paylaştılar: Ekran, yakınlaştırınca sol alt tarafta kırık olduğu görülüyor, kasa da yamuk. Telefonda, bana ön, arka ve diğer yan taraftan da fotoğraf çekip, gönderir misiniz demiştim, sadece bir kez fotoğraf gönderiminde bulunuyoruz demişlerdi. Bu şekildeymiş adamların sistemleri. Enteresan…

Daha sonra devam eden görüşmede, telefonu garanti kapsamında yapılıp, yapılmayacağını sordum. Aldığım cevap ise hayır oldu. Ben de, malıma zarar verdiğiniz dolayı Türk Ceza Kanunu’nun 151/1 maddesine istinaden hakkınızda savcılığa suç duyurusunda bulunacağımı söyledim. Yetkili, “hukuki haklarınızı kullanabilirsiniz.” demişti, ben de kullandım.

TCK 151/1 – Mala Zarar Verme: Başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hale getiren veya kirleten kişi, mağdurun şikayeti üzerine, dört aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.

Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 234. maddesi ve devamı uyarınca, kamera kayıtlarına ve telefon konuşma kayıtlarına el konularak, delillerin toplanmasını istemiştim. Orada telefonu sağlam teslim ettiğim, herhangi bir kullanıcı hatası olmadığı görülecekti.

İlgili CMK maddesi der ki:

MAĞDUR İLE ŞİKÂYETÇİNİN HAKLARI

Madde 234 – (1) Mağdur ile şikâyetçinin hakları şunlardır:

a) Soruşturma evresinde;

1. Delillerin toplanmasını isteme, …

Tabi olayın yaşandığı sırada, ben Karabük’e dönmüştüm, olay İstanbul’da oldu. Savcılığa gideceğim, fakat İstanbul’a gidemem, Karabük Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunsam, yetkisizlik kararı ile dosya İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilecekti, zaman kaybı olmamalıydı. Bir seçenek, muhabere yoluyla suç duyurusunda bulunmaktı. Yani bir ilden başka bir ile dosyanın direkt ilgili yere gönderilmesi. Verdiğim dilekçede İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına Gönderilmek Üzere Karabük Cumhuriyet Başsavcılığına şeklinde yazmıştım. 3 sayfa olayı açıklayan yazılı açıklama, 10 sayfası ise elimde bulunan e-mail içerikleri, görseller, faturası vs derken 13 sayfa teslim ettim, direkt İstanbul’a gönderildi.

Bu süreçte olay, telefonumu kırmaları değildi. Burada da dediğim gibi.
Tabi hakkını savunmak için de, hukuk okumak gerekmez; savcı, hakim ya da avukat da olmak gerekmez. Önemli nokta, daha fazla okumak, araştırmak…


Savcılığa şikayette bulunduktan bir hafta sonra, cihaz garanti kapsamına alınmıştı. Sahi ne oldu da cihaz garanti kapsamına alınmıştı? Bu soruyu ilettim, ilk etapta yanıt alamamıştım. Sonraki günlerde, konuşmamızda yine sordum, benim ekranı kırdığım, kasayı yamulttuğum iddia edilen cihazda, ana kartına herhangi bir zarar vermemişim, bu yüzden garanti kapsamına almışlar. Fatura bilgisi de artık 0 TL görünüyor. Yaklaşık 10 gün neyi beklemişler, merak konusu. Bu da enteresan…

Ayrıca Tüketici Hakem Heyetine gidecektim. Biraz bekledim. Adli işlem başlatılması için fail meçhul şahıslar hakkında CMK ve TCK maddeleri uyarınca suç duyurusunda bulunmuştum zaten. Yanlarına kar olarak kalmamalıydı. Gönderilecek telefonu almadan, servise tekrar göndermeyi düşünüyordum. Konuyla bilgili tanıdığım, “Telefonu almazsan senin zararına olur; sonuçta sana iyi ya da kötü bir hizmet sunmuşlar.” demişti. Sen de telefonu alıp, Tüketici Hakem Heyetine gideceksin diye eklemişti. Mantıklıydı söylediği.

Önemli bir nokta ise, hakem heyetine giderken, servis şikayet edilmez; şikayet edilecek olan cihazı aldığınız mağaza. Yasal olarak sorumlu olan cihazı satın aldığınız mağaza.  Size cihazı satıyorsa, teknik olarak size hizmet vermek zorunda. Bu yüzden de sorumlu. Yine bunu tanıdığım söylemişti.

Sadece ana kart değiştirdik dediler ve telefonu gönderdiler. Maalesef Yurtiçi Kargo ile gönderildi, Yurtiçi de sağ olsun adresime teslimat yapmıyor. Bu kargo firmasını zorunlu olmadıkça kullanmam, neyse Safranbolu şubesine gidip, alayım dedim.

Kutuyu açıp, incelediğimde; ekran kırığı olmadığını gördüm. Gönderdikleri fotoğrafta ekran kırık, söyledikleri ise sadece ana kart değişikliği ve gönderilen cihazda ekran kırık değil. Bu da enteresan… Kasa hala yamuktu. Ben de derhal şube yetkilileri tarafından Durum Tespit Tutanağı tutturulmasını istedim. Olur da dava açılırsa elimde bir delil daha bulunsun. Zorluk çıkarmadan, kutuda herhangi bir darbe olmadan, telefon kasasının yamuk olduğuna dair tutanak tutuldu, ki bu da telefon kutuya konulmadan, kasanın yamuk olduğu sonucunu ortaya çıkartıyor.

Baktım, telefon kullanılabilecek durumda, hakem heyetine gitmedim.

Sonrasında ise İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Hazırlık Bürosundan bir tebligat geliyor.  O zaman anladım ki takipsizlik kararı çıktı.

Tebliği incelediğimde, büyük ve kalın harflerle KAMU ADINA KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA yazısını okudum.

Savcı olayı özetledikten sonra, gerekçesinde; KVK yetkili servisinin çalışanları ile müşteki arasında herhangi bir husumetinin bulunduğu yönünde herhangi bir iddianın olmadığı, mala zarar verme suçunun kasıtla işlenen suçlardan olduğu, meydana gelen bir zarar mevcutsa bunun taksirle meydana gelmiş olabileceği, bu hususun da suç teşkil etmediği, ancak; hukuk mahkemelerinde zararın alacağına ilişkin başvuruya neden olabileceği, suç unsurlarının oluşmadığı belirterek, 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliğine itiraz edilebileceğini yazmış.

Telefon gelince, ben de daha fazla uğraşmadım, adamlara iyi ders olmuştur.

Tabii burada daha bitmedi.

Bana bu şekilde davranan KVK, kim bilir başka müşterilere nasıl davranır diye, aynı zamanda olayı Huawei Türkiye’ye de bildirmiştim.

Tabi onlarla da aramızda telefon ve mail trafiği oluştu. Başımdan geçen olayları bir bir anlatım. Sonra telefonu, kendi ana servislerine istediler. Ekran kırığı düzeltilmiş; fakat kasa hala yamuk. Bu arada ana kart değişimi sorunları da çözmemişti. Sadece 6.0 android sürümü yüklenebildi. Çift tıklama ile ekran açılma özelliğinin çalışmaması gibi yazılımsal sorunlar devam ediyordu. Neyse kargo ile gönderdim, maalesef yine Yurtiçi, adamlar anlaşmalı ve ben de ücretsiz gönderim alıyorum, yapacak bir şey yok.

Neyse yolladık, sonra ana servis demez mi garanti süresi dolmuş, yaklaşık 10 gün geçmiş. Gel de çık şimdi işin içinden. Bu sefer çok kolay oldu: Ben yine ilgili ne var ne yok tüm kanun, yönetmenlik ve maddelerin hepsini okuyorum. Garanti Belgesi Yönetmenliğinin 6. maddesinin 3. fıkrası aynen şöyle diyor: “Malın arızalanması durumunda, tamirde geçen süre garanti süresine eklenir.” Hemen ben de bir mail attım ve “Garanti Belgesi Yönetmenliğinin 6/3 maddesi uyarınca, cihazımın ‘Garanti Süresi Dışında’ gerekçesi ile garanti dışı bırakılamayacağı hususunu hatırlatır.” yazdım. Sonra garanti kapsamına alındı ve cihaz için değişim kararı verildi.

Bu da BEFORE – AFTER


Sonra yeni, sıfır telefon geldi.

Süreci yakından takip eden ve müşteri memnuniyetini ön planda tutan Huawei Türkiye, telefon açarak yaşadığım durum ile ilgili son gelişmeleri, hala yaşadığım bir sorun olup olmadığını öğrenmek istediler. Teşekkür ederek, herhangi bir sorun olmadığını belirttim. Olayların kendileri dışında geliştiğini belirterek telefonun kasasını değiştirip, gönderebileceklerini; fakat gönlümüz razı olmadı bu şekilde telefonu kullanmanıza ve müşteri memnuniyetini kapsamında gerekli yazışmalardan sonra değişim kararı aldık dediler.

Ve son olarak, hayatın bize öğrettiğini yaşamaya devam. Herkese hak ettiğini veriyoruz bu hayatta.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *